13 Mart 2009 Cuma

Kuşburnu

C Vitamini Ondan Sorulur!
Portakaldan bile daha vitaminli o. Yine de mütevazı , belli etmez kendini. Ama bir kez tattınız mı kopamazsınız lezzetinden. Bir tadın, kendine bağlar yavaş yavaş sizi. Vazgeçemezsiniz…
Kuşburnu ülkemizin birçok bölgesinde doğal olarak yetişir. İçeriğindeki mineral madde ve vitaminler bakımından gıda ilaç sanayiinde oldukça aranan bir bitkidir. Meyveleri C,P (Permeabilite), A, B1, B2, E ve K vitaminleri açısından zengindir. 100 gram kuşburnunda bir sandık portakala eşdeğer C vitamini vardır.
Kuşburnu meyvesi limon, domates ve elmadan çok daha fazla vitamin içerir. Marmelat, reçel, meyve suyu, bitkisel çay ve bebek mamaları yapımının yanı sıra, C vitamini bakımından yetersiz diğer meyve ve sebze sularının vitamince zenginleştirmesinde de kullanılır. Çiçek ve yapraklarından bitkisel çay yapılır. Ama marifetleri bununla sınırlı değil.
Kökleri çok derinlere kadar ulaşır. Kuraklığa dayanıklığı nedeniyle verimsiz alanların değerlendirmesinde ve erozyon kontrolünde kullanılır. Dikenli türlerini bahçenizi davetsiz misafirlerden korumak için çit bitkisi olarak kullanabilirsiniz. Park ve bahçelerde süs bitkisi olarak da yetiştirilir.
Onu Dinleyin ki sizi mutlu etsin
-Hemen hemen tüm iklim şartlarına uyum sağlar.
-Soğuğa karşı dayanıklıdır. Mayıs, haziran, temmuz aylarında da çiçek açtığı için dondan zarar görmez.
-Yükseklere çıktıkça çiçeklenme süresi uzar ve meyve kalitesi artar.
-Kökleri derinlere kadar indiği için kuraklığa dayanıklıdır.
-En iyi gelişimi nehir kenarlarında gösterir.
-Güneşi sever. Güneye bakan yerlerde meyve rengi, iriliği ve içeriğindeki C vitamini de artış gösterir.
-Toprak konusunda seçici değildir. Farklı toprak çeşitlerinde yetiştirebilirsiniz ama siz yine de kumlu, besin maddelerince zengin, gevşek toprakları tercih edin.
-Bir meyve içinde 20-40 adet tohum vardır. Ancak bazı türlerde ana bitkiden çok farklı özelliklere sahip tipler ortaya çıktığı için tohumla üretim tavsiye edilmez. Önerimiz çelikle üretim.
-Çelikle üretim için sonbahar sonunda ya da kış başında altı, dokuz milimetre çapındaki yaşlı dalları kesin. 15-20 santimetre uzunluğunda kesitiğiniz çelikleri demet halinde nemli kum ya da pist yosunu içinde tutun. Bu çelikleri önce nem geçirmeyen kağıda, sonra nemli gazete kağıdına, daha sonra yine nem geçirmeyen kağıda sararak buzdolabında muhafaza edin.
-İlkbaharda köklendirmeye alın. Aynı yıl, süren dallar kısmen sertleştiğinde, yumuşak odunsu çekirdekleri de uygun ortamlarda köklendirin.
-Fidan dikimi dönemi, sonbaharda ağaçların yapraklarını dökmesiyle başlasa da, kışı sert geçiren bölgelerde ilkbahar da dikilmesidaha uygundur.
Fidanı Dikerken
-Dikim çukurunu sonbaharda yağışlardan önce açın. Çukur 60*60 santimetre genişlik ve derinlikte olmalı. Yanmış çiftlik gübresi kullanın.
-Fidan dikilirken aşı yerinin ve kök boğazının toprak seviyesinden yukarıda kalmasına dikkat edin. Dikimden sonra çukurun etrafında çanak oluşturarak fidanın gerekli suyu almasını sağlayın.
-Dikim sırasında dayanak kullanmanıza gerek yoktur.
-Dikiminden sonra toprağı sıkıştırın. Can suyunu vermeyi ihmal etmeyin.
-Kuraklığa dayanıklıdır ama düzenli aralıklarla sulanmak ister. İlk birkaç yılında yağmursuzgeçen dönemlerde toprağı kontrol ederek 20-25 günde bir dört, beş kez sulayın.
-Uygun gübreleme, yeni sürgünlerin oluşmasını, bitki boyunu, meyve iriliğini etkiler.
-Kuşburnu bitkisi fazla budamaya ihtiyaç duymaz. Yeni sürgünler için yapılan hafif budama verimi artıtır.